Dünya sevgisi ile ilgili hadîslerden bazıları:

اِنَّ الدُّنْيَا مَلْعُونَةٌ مَلْعُونٌ مَا فِيهَا اِلاَّ ذَكَرَ اللهُ ...

1- "Dünya mel'undur. Dünyada bulunan ve (kişiyi Allah'tan gafil eden hususlar da) mel'undur. Ancak Allah'ı zikretmek başka...îlâ Ahir." (Ramuzu'l-Ehadis, Hadîs No: 1340; Kütüb-i Sitte, Cild 7, Sayfa: 239)

***

اعْلَمُوا أَنَّمَا الْحَيَاةُ الدُّنْيَا لَعِبٌ وَلَهْوٌ وَزِينَةٌ وَتَفَاخُرٌ بَيْنَكُمْ وَتَكَاثُرٌ فِي

الْأَمْوَالِ وَالْأَوْلَادِ كَمَثَلِ غَيْثٍ أَعْجَبَ الْكُفَّارَ نَبَاتُهُ ثُمَّ يَهِيجُ فَتَرَاهُ مُصْفَرًّا ثُمَّ يَكُونُ

حُطَامًا وَفِي الْآَخِرَةِ عَذَابٌ شَدِيدٌ وَمَغْفِرَةٌ مِنَ اللَّهِ وَرِضْوَانٌ وَمَا الْحَيَاةُ الدُّنْيَا إِلَّا

مَتَاعُ الْغُرُورِ

2- "Biliniz ki dünya hayatı şübhe yok ancak bir oyundur ve eğlencedir ve bir süstür ve aranızda bir övünmedir ve mallarda ve evlatça bir çoğalıştır. Bir yağmur misali gibi ki onun bitirdiği
ot, ekincilerin hoşuna gider. Sonra kurur. Artık onu sararmış görürsün. Sonra da kırık bir çöp olur ve ahirette şiddetli bir azab vardır ve Allah'tan bir mağfiret ve bir rıza vardır. Dünya hayatı ise an­cak bir aldanıştan başka bir şey değildir." (Sure-i Hadid, Ayet 20)

***

مَنْ كَانَ يُرِيدُ الْعَاجِلَةَ عَجَّلْنَا لَهُ فِيهَا مَا نَشَاءُ لِمَنْ نُرِيدُ ثُمَّ جَعَلْنَا لَهُ جَهَنَّمَ

يَصْلَاهَا مَذْمُومًا مَدْحُورًا

3- "Her kim bu çabuk geçeni (bu dünya varlığını) dilerse onun için burada dilediğimiz mikta­rı çarçabuk dilediğimize veririz, sonra ona cehennemi tahsis kılmış oluruz. Oraya kınanmış, kovul­muş bir halde yaslanır." (Sure-i îsra, Ayet 18)

***

اَلدُّنْيَا مَزْرَعَةُ اْلآخِرَةِ .

4- "Ed-Dünya mezraa-t-ül ahireh"

Dünya ahiretin tarlasıdır. (îrşad, Cild 2, Sayfa: 163; Müzekki'n-Nüfus, Sayfa: 64)

***

عَنْ أَبِي سَعِيدٍ الْخُدْرِيِّ عَنْ النَّبِيِّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ قَالَ إِنَّ الدُّنْيَا حُلْوَةٌ

خَضِرَةٌ وَإِنَّ اللَّهَ مُسْتَخْلِفُكُمْ فِيهَا فَيَنْظُرُ كَيْفَ تَعْمَلُونَ فَاتَّقُوا الدُّنْيَا وَاتَّقُوا النِّسَاءَ

فَإِنَّ أَوَّلَ فِتْنَةِ بَنِي إِسْرَائِيلَ كَانَتْ فِي النِّسَاءِ

5- "Ebû Sa'id (Radiyallahu anhu) anlatıyor: Resûlullah (Sallallahu aleyhi vesellem) buyurdular ki:

- Dünya tatlı ve hoştur. Allah sizi ona varis kılacak ve nasıl hareket edeceğinize bakacaktır. Öyleyse dünyadan sakının, kadından sakının! Zira Ben-i israil'in fitnesi kadın yüzünden çıkmış­
tır." (Kütüb-i Sitte, Cild 7, Hadîs No: 1966; Sünen-i İbn-i Mâce, Cild 10, Hadîs No: 4000; Sahih-i Müslim, Cild 8, Hadîs No: 99 (2742), Sayfa: 229)

***

اِتَّقُوا الدُّنْيَا وَاتَّقُوا النِّسَاءَ فَاِنَّ اِبْلِيسَ طَلاَّعٌ رَصَّادٌ حَصَّادٌ وَمَا هُوَ بِشَيْئِ مِنْ

فُخُوخِهِ بِاَوْثَقَ لِصَيْدِهِ فِى اْلاَتْقِيَاءِ مِنْ فُخُوخِهِ فِى النِّسَاءِ .

6- "Dünyadan sakının, kadınlardan sakının. Çünkü îblis ziyadesi ile bakıcı gözetleyici ve ürün elde edicidir. Takvaya ermiş kimseleri avlamak için kadınlarda kurduğu tuzaktan daha sağlam
bir tuzağa sahib değildir. (O mel'un)" (Ramuzu'l-Ehadis, Hadîs No: 127)

***

عَنْ أَبِي هُرَيْرَةَ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ الدُّنْيَا سِجْنُ

الْمُؤْمِنِ وَجَنَّةُ الْكَافِرِ

7- "Ebû Hüreyre (Radiyallahu anhu) anlatıyor: Resûlullah (Sallallahu aleyhi vesellem) buyuruyor ki: Dünya mü'mine hapishane, kâfire cennettir." (Kütüb-i Sitte, Cild 7, Hadîs No: 1968)

***

عَنْ أَبِي هُرَيْرَةَ؛ قَالَ: قَالَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ تَعِسَ عَبْدُ

الدِّينَارِ وَعَبْدُ الدِّرْهَمِ وَعَبْدُ الْقَطِيفَةِ وَعَبْدُ الْخَمِيصَةِ. إِنْ أَعْطِيَ رَضِيَ، وَاِنْ لَمْ يُعْطَ

لَمْ يَفِ.

8- "Ebû Hüreyre (Radiyallahu anhu)'den rivayet edildiğine göre Resûlullah (Sallallahu aleyhi vesellem) şöyle buyurdu, demiştir: v

- Altın kulu, gümüş kulu, saçaklı elbise kulu ve kareli elbise kulu olan kimse mutsuz olsun. O (çıkar düşkünü muhteris) kişiye (dilediği) verilirse memnun olur. Verilmezse (ödevini) ifa etmez." (Sünen-i İbn-i Mâce, Cild 10, Hadîs No: 4135)

***

اَلدُّنْيَا حَرَامٌ عَلَى اَهْلِ اْلآخِرَةِ وَاْلآخِرَةُ حَرَامٌ عَلَى اَهْلِ الدُّنْيَا وَهُمَا حَرَامَانِ

عَلَى اَهْلِ اللهِ تَعَالَى صَدَقَ رَسُولُ اللهِ .

9- "Dünya ahiret ehline haramdır. Ahiret dünya ehline haramdır. Allah'u Teâlâ'yı isteyene her ikisi de haramdır." (Müzekki'n-Nüfus, Sayfa: 496)

Şeriat der, şu senindir şu benim; Tarikat der, hem senindir hem benim . Hakikat der, ne senindir ne benim. Mülk Allah'ındır.

اَلدُّنْيَا كَالْمَرْءَةِ الْفَاجِرَةِ وَلاَ يَرْضَى بِصُحْبَتِهَا اِلاَّ مُحَنَّثُ .

10- "Dünya o fahişe kadın gibidir ki, kim olursa olsun evine gider ve koynuna girer, yüzüne güler amma hiç kimseye vefası yoktur. O halde, böyle bir kadına gönül verip musahib olmaz (sohbet etmez.) illâ musahib muhannes (korkak kadın tabiatlı) olur." (Müzekki'n-Nüfus, Sayfa: 70)

***

اِنَّ اللهَ تَعَالَى قَسَمَ الدُّنْيَا ثَلاَثَ اَجْزَاءٍ جُزْءٌ لِلْمُؤْمِنِينَ وَجُزْءٌ لِلْمُنَافِقِينَ وَجُزْءٌ

لِلْكَافِرِينَ فَالْمُؤْمِنُ يَتَزَوَّدُ وَالْمُنَافِقُ يَتَزَيَّنُ وَالْكَافِرُ يَتَمَتَّعُ .

11- "Allah'u Teâlâ dünyayı üçe ayırdı. Bir cüz'ünü mü'minlere verdi. Bir cüz'ünü münafıklara verdi ve bir cüz'ünü de kâfirlere verdi. Mü'minler dünyada ahiret azıklarını hazırlarlar. Münafıklar
dünyanın süsleri ile süslenirler. Kâfirler ise, gece-gündüz yer içer ve ahiret amellerini terk ederek dünya zevkleri ile meşgul olurlar." (Müzekki'n-Nüfus, Sayfa: 70)

***

مَا اَنَا فِى الدُّنْيَا اِلاَّ كَرَاكِبٍ اِسْتَظَلَّ تَحْتَ شَجَرَةٍ ثُمَّ رَاحَ وَتَرَكَهَا .

12- "Peygamberimiz (Sallallahu aleyhi vesellem):

- Bu dünya ile benim misalim şol atlıya benzer ki, çok sıcak bir günde, sıcak bir yol üstünde bir ağaç gölgesinde biraz gölgelendi ve tez yine o ağacı terk ederek yoluna gitti" buyurdu. (Müzekki'n-Nüfus, sayfa: 77)

***

اَلدُّنْيَا قَنْطَرَةٌ فَاعْبُرُوهَا وَلاَ تَعْمُرُوهَا

13- "Bu dünya köprüdür. Bu köprüden geçin, fakat asla onu imar eylemeyin." (Müzekki'n-Nüfus, sayfa: 77)