2 Kasım 2013 | 22:31:10

Horasan beylerinden Emîr İsmail Bin Ahmed zamanında, Muhammed Bin Nasr isminde bir âlim ve fakîh kimse, bir işi için Emrin yanına gider. Emîr O'nu görür görmez hemen ayağa kalkar, çok izzet ve hürmet gösterir ve ihtiyacını giderir. O âlim gittikten sonra Emrin kardeşi:

— Ey birader, beyliğin namını ve şanını ayağa düşürdün. Ayıp değil midir ki, bir emîr hükmü altındaki bir kimseye ayağa kalkar. Bunu duyanlar ne derler, deyince Emîr İsmail de:

— Ben O'nun ilim ve faziletine hürmet ettim. Âlim ve fâzıllara hürmet vacibdir, diye cevap verir.

Emir o gece rüyasında Hz. Fahri Âlem Efendimizi görür ve şu hitaba mazhar olur: «Ya Emîr İsmail! O ehl-i ilme hürmetin sebebi ile, Cenabı Hak, beylik namını 100 seneye kadar senin evlâdından kaldırmayacaktır. Kardeşin de senin bu tazimine karşı çıktığı için O'nun evladlarına da beylik nasib olmayacaktır.

Uyandığı zaman bu rüyayı asrın âlimlerine anlatınca, o günün tarihini bir yere kaydettiler. Hakikaten Emîrin evladına 100 yıl daha emirlik nasib oldu. Lâkin kardeşi, çok geçmeden helak oldu ve evladından da hiç kimseye emirlik nasib olmadı.

Şimdi bu kıssadan hisse şudur ki; Şer'i şerif ile âmil olan, ulemâ, fudelâ, sulehâ ve meşâyihi izama herkesin hürmet ve izzet etmesi lâzım gelir. O zaman dünya ve âhirette aziz olunur.

* * *



🖋 Yazar :gonlumungulu
Mesaj: 1000+



Powered by phpBB © 2001, 2005 phpBB Group