Rükû': Namazda eller diz kapağına erişecek kadar eğilmektir.
Rükû': Namazda eller diz kapağına erişecek kadar eğilmektir.
Rükû sözlükte "eğilmek" anlamına gelir. Namazın ana unsurlarından olan rükû,
eller dizlere erecek şekilde öne doğru eğilmek demektir. Hz. Peygamber'in
uygulamasına en uygun rükû şekli, sırt ve baş düz bir satıh oluşturacak biçimde
eğilmektir. Tarif edilen bu rükû duruşunda bir müddet beklemek (tuma'nîne) ve
yine rükûdan doğrulup, secdeye varmadan önce uzuvları sakin oluncaya değin bir
süre kıyam vaziyetinde beklemek (kavme) ta`dîl-i erkânın birer parçası
olduğundan, Ebû Yûsuf'a ve Hanefî mezhebi dışındaki üç mezhebe göre tuma'nîne ve
kavme farzdır. Ebû Hanîfe ve Muhammed'e göre ise vâciptir. Bu tume'nîne ve kavme
süresinin asgari ölçüsü "sübhânellâhi'l-azîm" diyecek kadar durmaktır.
Rükû: "Allahü Ekber" diyerek rükûa varılır ve burada üç defa "Sübhâne Rabbiye'l-azim" denilir. Rükû'da iken ayakların üzerine bakılır.
Erkekler,rükûda,
parmakları açık olarak elleri
ile dizlerini tutup sırtını dümdüz yaparlar.
Dizlerini ve dirseklerini dik tutarlar.
Erkekler,rükûda, parmakları açık olarak elleri ile dizlerini tutup sırtını dümdüz yaparlar.
Dizlerini ve dirseklerini dik tutarlar.
Kadınlar,
rükûda,
sırtlarını biraz meyilli tutarak erkeklerden daha az eğilirler.
Ellerini (parmaklarını açmayarak)
dizleri üzerine koyarlar ve dizlerini biraz
bükük bulundururlar.
Rükûdan kalkış: "Semiallâhü limen hamideh" diyerek rükûdan kalkılır ve ayakta "Rabbenâ leke'l-hamd" denilir.
Erkeklerin,rükûdan kalkış doğrulması
Kadınların, rükûdan
kalkış doğrulması