Değerli Kardeşlerim!
Bugün 10 Zilhicce, Bayram günü. Hacılarımız Müzdelife’den Mina’ya indi, şeytan
taşladı ve ziyaret tavafı yapmakla meşguller. Her birini hacı olmanın huzur ve
mutluluğu sardı. Biz de kurbanlarımızı Rabbimize sunacak olmanın heyecanı
içerisinde yüzlerimiz Kâbe’ye dönük; gönüllerimiz ve zihinlerimiz onların
dualarında...
Bugün kurban günü. Kurban, teslimiyet testidir. Kurban, Hakk’ın emrine boyun
eğmektir. Yüce kudret karşısında aczini itiraf etmektir. Özünden verebilmektir.
Tutkularından soyutlanabilmektir. Şükrün, nimeti başkalarıyla paylaşmak olduğunu
idraktir. Faniliğe ve mâsivaya yönelişten pişmanlıktır.
Kurban, iman sınavıdır. Kurban, takvadır. Zira Rabbimiz şöyle buyurmaktadır:
“Kurbanlarınızın etleri ve kanları asla Allah'a ulaşmaz. Fakat O’na sizin
takvanız ulaşır.” Hz. Mevlana “Sakın keçinin gölgesini kurban etmeye kalkışma”
diyerek bu gerçeği ne de güzel ifade etmiştir.
Ve nihayet kurban bize Halîlu’r-Rahman olan İbrahim (a.s.)’ın hatırasıdır. O
yüce peygamber, ciğerparesi evladını kurban etmekle sınandı. Sonunda hem kendisi
hem de oğlu İsmail kazandı.
Kıymetli Kardeşlerim!
Bugün bayram günüdür. Bayramlar, hayat yolculuğumuzda Rabbimizin bize lütfettiği
kardeşlik ve neşe mevsimleridir. Bayramlaşmalar toplumda kardeşlik ruhunun
pekişmesi için en güzel vesilelerdir. Bayramlaşmanın ilkini, bizden hayır dua
bekleyen, kabristanların mahzun selvileri altındaki geçmişlerimizle yapmalıyız.
Kur’anlarla, dualarla onların ruhlarını şâd etmeliyiz.
Ardından neşe ve sevinci unutmuş mahzun gönüller ve muzdarip yürekler, çaresiz
ve yalnız kimselerle bayramlaşmalı, bayram sevincimizi onlarla paylaşmalıyız.
Çocuklarımızı sevindirirken, kendilerini sevindirecek bir anne-babadan mahrum,
öksüz ve yetimleri hatırlamalıyız. “Hangi birine yetişeyim” gibi mazeretlere
sığınmadan şefkat elimizin ulaşabildiği herkese bayram sevincini yaşatmalıyız.
Böylece Efendimiz (s.a.s)’in, “Müslüman kardeşini sevindirmen mağfiret
vesilesidir.” müjdesine kavuşmanın gayretinde olmalıyız.
Kardeşlerim!
Bayramlar, sıla-i rahim yapmaktır. İslâm kardeşliğini vatan ve toplum sathında
yaşatmaktır. “Mü’minler ancak kardeştirler. Öyleyse kardeşlerinizin arasını
düzeltin...” ilahi emri gereği dargınları barıştırmaktır. Yoksulları,
kimsesizleri, hasta ve muzdaripleri sevindirmektir. Bayramlar hediyeleşmektir.
Özellikle çocukların yüzünü hediyelerle güldürmek ve onların şuur altlarına
bayramın ruhunu yerleştirmektir. Bayramlar, gönül kazanma seferberliğidir. En
değerli hazine olan insan gönlüne girmenin önemini Yunusumuz şöyle dile
getirmiştir:
Çalış, kazan; ye yedir. Bir gönül ele getir,
Yüz Kâbe’den yeğrektir. Bir gönül ziyâreti.
Aziz Kardeşlerim!
Bütün Müslümanların sevinci demek olan bu bayramda çeşitli sebeplerle zulme
uğrayan, yurtlarını terke mecbur bırakılan Suriyeli kardeşlerimiz için neler
yapıyoruz? Ülkemize sığınan bu muhacirlere ne kadar ensâr olabiliyoruz? Dünyanın
farklı yerlerinde pek çok kardeşimiz baskı, zulüm, şiddet ve ölüm esaretindeyken
“Acaba bizim bayram yapmaya hakkımız var mı?” diye düşünmeden edemiyoruz. Merhum
Akif ne güzel uyarıyor bizleri:
Hiç sıkılmaz mısınız Hazret-i Peygamberden?
Ki uzaklardaki bir mü'mini incitse diken,
Kalb-i pâkinde duyarmış o musibetten acı,
Sizden elbette olur rûh-ı Nebî dâvâcı.
Bugün ülkemizde ve gönül coğrafyamızın pek çok bölgesinde; Balkanlar, Kafkasya,
Orta Asya ve bilhassa Afrika'da öyle mahrum, yoksul ve muzdarip insanlar var
ki... Milletçe onlara sunduğumuz kurban etleri ve dualarımız Arş-ı Âlâ'ya
yükselecek en güzel bayram hediyelerimiz olacaktır.
Kardeşlerim!
Unutmayalım ki gerçek bayram, bayram ettirdiği mahzun gönüllerden Hak katına
yükselecek makbul bir dua ile bayram tebriğini Allah’tan alan diğerkâm, fedakâr,
cömert ve gayret ehli müminlerindir. Canını, malını ve bütün varlığını Hakk'a
adayarak ahirette ebedî kurtuluş müjdesine erenlerindir.
Allah hepinizi, hepimizi o bahtiyarlardan eylesin. Bayramınız mübarek olsun.
Kurban'la İlgili Bir Ayet : Bismillahirrahmanirrahim
O Halde, Rabbin için namaz kıl, kurban kes.
(Kevser Suresi), 2. Ayet
Kurban'la İlgili Bir Hadis : Sevgili peygamberimiz: "Kim (mal) genişliği bulur
da kurban kesmezse bizim mescidimize yaklaşmasın." (et-Terğib ve't-Terhib, c.II,
s.155)